Dünya hızla değişmeye ve dijital anlamda dönüşmeye devam ederken küreselleşmenin bir getirisi olarak yerel kültür unsurları, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yok olmaya başladı. Biz bu sorundan hareketle, dijitalleşmenin kültür unsurlarımız üzerindeki olumsuz etkisini nasıl olumlu hâle getireceğimizi düşündük ve Kadimin İzleri’ni takip etmeye karar verdik.
Binlerce yıldır çok farklı kültürleri birlik ve beraberlik içerisinde barındıran gönül coğrafyamız, önümüzde bir hazine olarak duruyordu. Bu hazineyi akademik ve dijital anlamda değerlendirmek için çalışmalara başladık.
Proje için sosyal medya üzerinden çağrıya çıktığımızda yoğun bir ilgiyle karşılaştık. Sosyal bilimlerin çeşitli disiplinleriyle ilgilenen ve gerekli şartları sağlayan araştırmacılar, İbn Haldun Üniversitesi’nde teorik eğitimler aldılar ve sözlü tarih çalışması yapmak üzere sahaya indiler. Araştırmacılarımız somut olmayan kültürel mirasımızı kayıt altına alırken, belgesel ekibimiz de önceden belirlenen kaynak kişilerle çekimler gerçekleştirdiler. Bu çekimlerin neticesinde de Kadimin İzleri’ni kamu istifadesine ve beğenisine sundular.
Kadimin İzleri’ni takip ederken beşikteki bebeğini uyutmak için ninni söyleyen bir annenin sesini duyabilir, o bebeğin kırk uçurmasına şahitlik edebilirsiniz. Canı gibi sevdiği koyunlarını kurt kapan bir çobanın acısını hissedebilir, bin bir dua ile yapılan aşurenin tadına bakabilirsiniz. Hıdrellez ateşinin üstünden atlayabilir, keçi kılından yapılan bir otağda sabahlayabilirsiniz. Bir zeybeğin kollarını iki yana açısında koca bir dünyayı nasıl kucaklamaya çalıştığını görebilir, menkıbelerin izlerini takip ederek fetihlerin nasıl gerçekleştiğini idrak edebilirsiniz.
Biz bu yolculuğa, dostun evinin gönüller olduğunu, gönüller yapmanın ise bir aşk meselesi olduğunu bilerek çıktık. Her dostun evine bir gönül ziyareti gerçekleştirdik.
Kadimin İzleri’ni takip ederken sizler de bu ziyarete eşlik edecek, gönül coğrafyamızın gönül yapıcılarıyla karşılaşacaksınız.
Bu manalı yolculukta hepinize keyifli vakitler diliyorum.
Selametle.
Doç. Dr. Fatmanur ALTUN
